Herkesin hayatında mihenk taşı insanlar vardır. Belki sürekli bir arada olduğumuz, belki de hayatımızın bir döneminde fiziken yan yana olabildiğimiz ancak varlığı hayatımızın bütününe etki eden. Arada kilometreler olsa da, aylarca görüşemesek dahi, herşeyin bozulmadan aynı kaldığı ve bırakılan yerden devam ettiği. Bir yerde yaşamını devam ettirdiğini ve mutlu olduğunu bilmek bile yeter çoğu zaman. İşte benim mihenk taşlarımdan birinin bugün doğum günü.
Bazı insanlar hayatlarının başında güzel şanslar yakalarlar. Kimi ilerleyen zamanlarda kendi yaratır şansını, kimi yaşam boyu hiç tatmin olmaz. Ben iş yaşamına 1-0 önde başlayanlardanım, onun sayesinde. Hayatımda hemen hemen herkes ismini bilir, bana kattıklarını bilir, benim için değerini bilir. O da biliyor. Yıllarca doğum gününde her seferinde farklı bir hediye alabilmek için defalarca yaratıcılığımın sınırlarını zorladım. Bu sefer, tanışalı tam 9 yıl olmuşken, kalbimin en derinlerinden, en büyük sevgi ve saygımla, teşekkür mektubu yazmaya karar verdim. Bendeki değerini hiç unutmasın diye, bir şekilde ölümsüz kılmak istedim. Kimi yöneticiler vardır, bir işin nasıl yapılmayacağını öğretirler. Kimi yöneticiler vardır, varlığı yokluğu birdir, kimi yöneticiler de vardır ki işi konusunda o kadar iyidir ki insan onunla çalışmayı lutuf sayar. Bir de oldukça azınlıkta olan bazı yöneticiler vardır ki, amatör ruhunu asla kaybetmez. İnsanı herşeyden önde tutar. Lider olur, örnek olur, koç olur. Ayşe Nur Ulugergerli, benim için böyledir ve bir ilktir.
Bana sadece iş hayatında değil yaşamın her alanında örnek olmuştur. Hatalarını, eksikliklerini bilgece kabul eder, kendi ile yüzleşir, yanındakine örnek olur. Özgüveni ve alçakgönüllüğü ile kendine hayran bırakır. Kendinden yaşça küçük insanlardan hiç bir egosal davranış sergilemeden öneri ve geri bildirim alır. Acıdan anlar, kalp kırıklığından anlar, suratının bin bir ifadesinden ne söylemeye çalıştığını anlar. Karıncayı incitmez. Seni ezmek üzere olan otobüs şoförü için bile belki de uykusuzdu, bir derdi vardır der. İnsanın aklına gelmeyecek seçenekleri sunar önüne. Her zaman danışılacak bir hayat gurusudur. Çok iyi bir sırdaş, harika bir annedir, mükemmel bir dost, abla, kardeştir. Yaşamı dolu dolu yaşayan bir “insan” yöneticidir. Gönül borcum bundandır.
Üniversiteden mezun olduğumda benimle aynı sevinci paylaştığı için, İnsan Kaynaklarındaki 15-20 yıllık geçmişini hap gibi bana 5 yılda verdiği için, yüksek lisans derslerimin ertesi günü ders özetlerimi sıkılmadan dinlediği için, mezun olduğumda benden çok sevindiği için, beni yetiştirdiği için, hayatı öğrettiği için, aşklarıma, ayrılıklarıma dost gibi tanıklık ettiği için, bir abla gibi yol gösterdiği için, benimle ağlayıp benimle güldüğü için, en mutlu günümde de en acı günümde de ön safta yer aldığı için, yaşamdaki bir çok rengi yıllarca birlikte keşfettiğimiz için, hala hayatımda her ne olursa olsun aramak için aklıma gelen ilk isim olduğu için, iki eli kanda da olsa destek olduğu için çok teşekkür ederim. Yıllar önce, “benim için para, mal mülk, mevki önemli değil. Yaşamın ilerleyen zamanlarında geriye dönüp baktığımda “sadece bir insan” iyi ki varsınız, beni siz yetiştirdiniz diyebiliyorsa, ben amacımı gerçekleştirmişimdir” demişti. Bunu kızınız mutlaka söyleyecektir ama ondan önce ben söylüyorum Ayşenur Hanım. Hayatımda neyi başardıysam, neyi başarıyorsam, neleri yaşıyorsam her zaman gururla sizi anıyorum. Evet, beni siz yetiştirdiniz.
İşten ayrıldığım gün, bana hayatımın en kıymetli hediyelerinden birini vermiştiniz. Bir çan. Seal komandolarının, ağır eğitimleri sırasında, eğer pes ederlerse tepedeki bir çanı çalıp, “ben bırakıyorum” dediklerini anlatmıştınız. Ve bana, “ben senden hayatta pes etmemeyi, azimli olmayı öğrendim. Yaşamda artık kendi kanatlarınla uçacaksın. Ben pes etmeyeceğini biliyorum, bu çan sana azmini hatırlatsın. Yine de eğer ihtiyacın olursa bunu çal, ben hep burada, bir telefon uzağında olacağım demiştiniz.” Biliyorum, bu hiç değişmeyecek. O çan, o günden beri masamda. Nereye gidersem gideyim, benimle gelecek.
Doğum gününüz kutlu olsun. Nice mutlu, güzel yıllara. Ağzınızın tadı hiç bozulmasın, keyifli, huzurlu, uzun bir ömrünüz olsun. İyi ki doğdunuz…
Saygı ve Sevgilerimle,
Canel / 22.07.2013
İlk Yorumu Siz Yapın