Başarı ya da üretkenlik konusunda biraz da olsa pozitif ayrımcılık yaptığım doğrudur. Güçlü, yaydığı enerji ile etki alanı geniş, başarılı kadın hikayelerini oldukça “ilham verici” buluyorum.
Hele ki bu kişi, “dokunduğunu altın ettiği” söylenen, üniversite yıllarımdan beri uzaktan uzağa takip ettiğim, dünyanın en başarılı kadınlarından olan Oprah Winfrey ise. Amerika televizyon tarihinin en çok izlenen söyleşi programlarından biriydi Oprah Winfrey Show. Bir çok ses getiren röportaj ve program yapmasının yanı sıra bir koltuğa çokça karpuz sığdıranlardan. Programcılık, yapımcılık, yayıncılık, oyunculuk, yazarlık, sosyal sorumluluk projeleri…
Sahip olduğu mal varlığı ve en zengin siyahi kadın unvanı bir kenarda dursun. Almış olduğu ödüller ve eş zamanlı yürüttüğü bir çok proje hala onun sırrı nedir dedirtirken, merakımı en çok ona ait sözler gideriyor.
- Yaptığın ne varsa sana mutlaka geri döner.
- Başkaları değil, kendi hikayeni sen yaz.
- Üzülmek endişelenmek zaman kaybı; aynı enerjiyi seni üzen şeyle ilgili bir şey yaparak harca.
- Neye inandığın hayal dilek ve umudundan daha güçlüdür çünkü neye inanıyorsan o olursun.
- Hissettiğin mutluluk verdiğin sevgi kadardır.
- Herkesin düşündüğünün aksine bir seçim yaptığında dünya yıkılmaz.
- İçgüdülerine güven, onlar yalan söylemezler.
- Kendi sev ve sonra bu sevgiyi başkalarına yaymayı öğren.
- İşini tutku yönetsin.
- Her gün, yeniden başlamak için bir fırsat sunar.
- Ne yapacağını bilemiyorsan, sakinleş, yavaşla; cevap gelecektir.
İnsanı başarıya götüren geçmişinde zorlukların olması mıdır? Sadece acı ve zorlu bir hayat hikayesi mi yeterince güçlendirir ve hırslandırır insanı bilinmez ama “her anlamda” zorlu bir çocukluğa rağmen, bugün elindekileri yoktan var etmiş Oprah. Kötü deneyimlerin ardına gizlenmek yerine her geçen gün bir adım daha ileri gitmiş. Kendi başarıları ile yetinip egosunu tatmin edebilecekken, bunun yerine topluma ve insanlara sağladığı katkılarla daha fazla ön planda olmayı seçmiş.
Nedir Oprah’ı farklı ve başarılı kılan?
*Cesur duruş ve yenilikçilik
*Samimiyet ve içtenlik
*İnsanlara dokunan yardımseverliği
*İlham kaynağı olması
*Kazan-kazan stratejisine inanması
*İnsanların hayatındaki geniş etki alanını, popülaritesini pozitif güç olarak kullanması
*İsmi bir marka ve hayatını “marka stratejisi” ile yönetmesi
*Kimine göre pazarlama dehası, kimine göre hala bir fenomen olması
Ününe kavuşmasını sağlayan şey, salt yeteneği olmasa gerek. Asıl öne çıkanın, kendi başarısını, “diğerlerini” de yukarı çekerek büyütüyor olması bana kalırsa. Alanında ünlü isimler ile işbirliği yapmasının yanı sıra inandığı her kim varsa elinden tutacak, öne çıkaracak kadar cesur. Kazan-kazan stratejisi için güzel bir örnek. Etki alanı genişleyince ve ünlenince, insan ne yapsa tutuyor olabilir. Yine de bununla yetinmeyip başarıyı “birlikte” büyümek kavramına inanarak, güçleri birleştirerek elde etmek için özgüvene ve güçlü bir duruşa ihtiyaç var. Bir de tüm bunlara samimiyet eklenince; Forbes dergisi tarafından yayınlanan 2013’ün en güçlü ünlüleri listesinde neden liste başı, neden bir çok kişi için bir ilham kaynağı, neden bir rol model, anlamak zor değil aslında.
İlk Yorumu Siz Yapın