Çok zor bir karar vermeden önce insan hangi aşamaları takip eder / etmelidir?
Ben şu şekilde ilerliyorum:
-Eksi/artı tablosu yapıyorum.
-Eksileri ne kadar süre ve nasıl idare edebilirim ya da edemez miyim ona bakıyorum.
-Mentor kabul ettiğim insanlarla fikir alışverişi yapıyorum (En az 3 kişi).
-Bu kişilerin bana çok zor sorular sormasına izin veriyor, tabir-i caizse beni sıkıştırmasını, duygusal karar alıp almadığımı anlamada yardımcı olmalarını ve gerekirse fark ettiklerini yüzüme vurmalarını istiyorum.
-Konuyu bir kâğıda yazıp bulunduğum odanın ortasına koyup yer değiştirerek farklı açılardan bakıyorum (perspektiflerin önemine inanıyorum).
-En kötü ne olur? sorusunu mutlaka soruyorum. En kötü hoşuma gitmezse alternatif seçenekler düşünüyorum.
-Konunun üstüne yatıyorum. (Belki gecelerce) İçime doğana önem veriyorum, sezgilerime güveniyorum.
-Kararı alana kadar kendime iyi bir zaman veriyorum, birkaç gün / birkaç hafta / birkaç ay.
-Konudan hiç anlamayan ve beni tarafsız dinleyeceğine inandığım birine (elbette muhakemesi olan, burası önemli) detaylıca konuyu, planımı, kararımı anlatıyorum ve geri bildirimlerini dinliyorum.
-Kararımı veriyorum.
Ne kadar uzun bir liste değil mi? Tüm bu aşamaların her birinde ise iğneyi önce kendime batırıyorum. İnsanlar kendisine yapılmasını istemediği şeyi başkasına yapmamalı çünkü. Karar herkesi memnun etmek zorunda değil, karar başkalarına göre en doğru ya da muhteşem de olmayabilir. Ancak üslup ya da yaklaşım tarzı her şeydir. Ben “kendimce” kendi en iyi bildiğim şekilde yapıyorum. İsterim ki karşımdaki de öyle olsun ama her zaman olamıyor maalesef.
İnsanlar iğneyi kendine batırmadan, neden sorusunu “kendi üzerinden” sormadan, kendini haklı çıkarmaya çalışarak, bu uğurda delil toplama çabasıyla bir “savaş” içinde olduğunda ne doğru karar alabilir ne alınan kararı anlamlandırabilir. Buna muhakeme yeteneği zayıflığı diyoruz.
Bir insanın kendine yatırım yapacağı en önemli konuların başında muhakeme yeteneği kazanmak için çabalamak gelir bana göre. Muhakeme, akla danışma. Aklını kullanma, çıkar yol arama, doğru değerlendirme ve yorumlama becerisi.
Ezcümle, çuvaldızdan önce işimiz uzun.
Bu yazıyı okuyacak herkesin önce kendine sonra karşısındakine saygılı olmasını, saygının çok büyük erdem olduğunu, saygı eksikliğinin karma yarattığını ve er geç bedelinin ödendiğini unutmamasını temenni ederim. Ben kendime hep hatırlatırım. Saygısızlığın muhakemesini yapamayanların ise vay haline…
İlk Yorumu Siz Yapın